ENDÜLÜS GÜNEŞİ: SEVİLLA III

09.02.2015

Sevilla'daki son günümüzün programı şöyle;

Önce Guadalquivir nehri boyunca uzanan Paseo de Cristobal Colon caddesinde yürüyüş. Bu yol bizi Torre del Oro'ya götürecek. Ardından Alcazar ve Katedral ziyaretleri.

Paseo de Cristobal Colon

Torre del Oro, 13. yüzyılda limanı korumak için yapılmış bir gözetleme kulesi. Bugün küçük bir denizcilik müzesi haline getirilmiş. Sevilla'nın eski fotoğraflarına görebilirsiniz. Kulenin tepesine çıkıp şehrin manzarasını görmenizi tavsiye ederim.


Torre del Oro'dan La Giralda'nın yani katedralin çan kulesinin görünümü


Torre del Oro'dan Guadalquivir Nehri ve Paseo de Cristobal Colon


Torre del Oro'dan Guadalquivir Nehri ve Paseo de Cristobal Colon, sağda yuvarlak çatılı yer güreş arenası Plaza de Toros

Boğa Güreşi Arenası olan Plaza de Toros, Torre del Oro'ya oldukça yakın. Biz içine girmedik. Boğa güreşleri İspanya'da bazı kesimler tarafından tepki görüyor, hatta bazı şehirlerde yasak. Ama ilgi tamamen kaybolmuş değil. El Arenal bölgesinde bar ve restoranlar boğa güreşi sezonunda oldukça kalabalık oluyormuş. Sezon, nisandan ekime kadar. Güreş izlemek isterseniz seyahatinizi bu tarihe denk getirmelisiniz.

Alcazar ziyaretiyle güne devam ediyoruz.

1. Pedro, 1364 yılında, bir kraliyet ikametgahı yapılmasını emretti. Palacio Pedro I, Granada ve Toledo'dan gelen zanaatkarlar tarafından 2 yıl içinde tamamlanmış. Sonraki hükümdarlar da saraya kendi izlerini bırakmışlardır. (Kaynak: İspanya Gezi Rehberi-Dost Yayınları)

 
Alcazar (Patio de las Doncellas-Genç Kızlar Verandası, Granada ustalarının alçı süslemeleriyle bezenmiş)


Alcazar Bahçeleri (Jardin de Troya: Teraslar, çeşmeler ve pavyonlarla dolu...)


Alcazar bahçeleri


Elçiler Salonu (Salon de Embajadores: 1427'den kalma kubbesi dantel gibi örülmüş ahşap oymalarıyla dikkate değer)

Alcazar mutlaka görülmesi gereken bir saray. Özellikle bahçesi muhteşem. Havuzlar, tavus kuşları, çeşit çeşit yeşillik. Ben sarayın içinden çok bahçesinden etkilendim. Bu güzellikler karnımızı acıktırdı. Haydi yemeğe! :)

Tamamen tesadüf eseri La Taberna diye bir yer bulduk sokakta gezerken. Küçücük bir mekan, oturacak yer bile yoktu. Çok yorulmuş olmamıza ve katedralde daha da yorulacak olmamıza rağmen bar kısmına geçtik ve ayakta yemek yedik, net olarak söyleyebilirim ki asla pişman değiliz! Endülüs'te yediğimiz en lezzetli tapaslar burdaydı. Hele flamenquine diye bir börekleri var, gorgonzola peyniriyle yapılanını yerseniz aklınızı kaybedebilirsiniz, o kadar lezzetli. 5 tapas, 2 bardak bira, 1 kadeh şarap 19€. Yeri gelmişken bira hakkında bilgi vereyim. İspanya'da birayı "caña" olarak içiyorlar genelde. 20cl lik bir bardak yani bildiğin su bardağı ölçüsü. Büyük de isteyebilirsiniz tabii ama biz hep caña içtik. 1 caña yaklaşık 1.25-1.50€ idi.

Sıra geldi Katedral'e. Vaktiniz varsa Alcazar ve Katedral'i aynı gün gezmeyin. Her ikisine de 2'şer saat ayırmanız lazım. Eğer ikisinden birini tercih etmeniz gerekecekse Katedral'i tercih edin, dünyanın 3. büyük gotik katedraliymiş. Büyüleyici gerçekten. 

  
Sevilla Katedrali

 
Christof Columbus'un mezarı


Sevilla Katedrali

12. yüzyıl sonlarında Muvahhidler'in inşa ettiği bir caminin yerine kuruldu. Katedral'deki çan kulesine La Giralda deniyor. Avrupa'nın en büyük katedrali olan binanın yapımına 1401 yılında başlandı ve yapım çalışması 1 yüzyıldan fazla sürdü. Çan kulesi La Giralda, Mağribiler'den kalma bir yapıdır.  (Kaynak: İspanya Gezi Rehberi-Dost Yayınları) 

La Giralda'ya çıkmak kolay değil. Yaklaşık 15 dakika tırmanmak lazım. Ama yukarıya çıktığınızda göreceğiniz manzara müthiş.


La Giralda'dan görünüm


La Giralda'dan görünüm


La Giralda'dan görünüm


La Giralda'dan görünüm ( Kubbenin az ilersinde, yuvarlak görünümlü yapı Boğa Güreşi Arenası)


Katedral'in Portakal Bahçesi (Patios de Naranjos)

Oldukça yorulduk. Eve gidip dinleneceğiz, sonra da yemek için tekrar çıkacağız.

Akşam yemeğini Lizarran diye bir zincir fast food tapas restoranda yedik. Garsonu iyi dinleyin, değişik bir sistemleri var. 10 dakikada bir mutfaktan belli bir çeşitte bir tepsi tapas çıkıyor ve garson masaları gezdiriyor. İsterseniz tabağınıza alıyorsunuz isterseniz sonraki tepsiyi bekliyorsunuz. Ayrıca barda soğuk tapaslar var, bunlardan da tercih edebilirsiniz. Her bir tapas üzerinde çubuklar var; kısa çubuk 1,40€, uzun çubuk 1,90€, güveçler 1€.  

Bugünlük bu kadar, yarın Cordoba'ya yolculuk...

Yorumlar

Popüler Yayınlar